AV. A. ATA GÜMÜŞ: “YAPAY ZEKÂ KARARLARINDA HUKUKİ SORUMLULUK BOŞLUĞU İŞ DÜNYASINI TEHDİT EDİYOR”

AV. A. ATA GÜMÜŞ: “YAPAY ZEKÂ KARARLARINDA HUKUKİ SORUMLULUK BOŞLUĞU İŞ DÜNYASINI TEHDİT EDİYOR”

 

MAG Business’a konuşan Avukat A. Ata Gümüş, üretici yapay zekâ teknolojilerinin iş hayatına etkileri ve hukuki sorumluluk tartışmaları üzerine dikkat çeken açıklamalarda bulundu. Gümüş, yapay zekâ sistemlerinin yalnızca destekleyici bir araç olmaktan çıkıp, karar alıcı pozisyonlara geçmesiyle birlikte, “sorumlu kim?” sorusunun artık ertelenemez hâle geldiğini vurguladı.

 

Gümüş, mevcut hukuk sistemlerinin yapay zekâyı henüz bir hak süjesi olarak tanımadığını belirterek, “Bugün yapay zekâ kendi başına sözleşme yapamaz, dava tarafı olamaz, mülkiyet hakkı iddia edemez. Ancak aldığı kararlar, bazen milyonlarca dolarlık etkiler yaratabiliyor,” dedi. Yapay zekâ sistemlerinin hatalı içerik üretmesi ya da ayrımcı kararlar alması hâlinde, bugünkü hukuk düzenine göre sorumluluğun yazılım geliştirici firmalarda veya sistemi kullanan şirketlerde olduğunu belirten Gümüş, bu ayrımın henüz net çizgilerle tanımlanmadığını ifade etti.

Yüksek riskli sektörlerde kusursuz sorumluluk devreye girmeli

Av. Gümüş, yapay zekâ sistemlerinden kaynaklanan zararların, “kusursuz sorumluluk ilkesi” kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini söyledi. Bu yaklaşımın; nükleer santral kazaları, ilaç yan etkileri veya otomotiv sektöründeki üretim hataları gibi yüksek risk taşıyan alanlarda geçerli olduğıuunu söyleyen Gümüş “Yapay zekâ da artık bu kategoride yer almalı. Yapay zekâ tabanlı sistemin ürettiği bir hata, çok sayıda kişiyi etkiliyorsa; tıpkı bir fren sistemindeki hata gibi, kusur aranmaksızın tazmin sorumluluğu doğmalıdır.” dedi.

Deepfake riski iş dünyasını sarsıyor

Yapay zekâ ile üretilen yanıltıcı içeriklerin (örneğin deepfake videoların), iş dünyasında büyük krizlere yol açabileceğini vurgulayan Gümüş, “Bir CEO’nun iflas açıklaması yaptığı sahte bir video, hisse senetlerini çökertip milyarlarca dolar zarara yol açabilir,” diyerek şirketleri bu tür tehditlere karşı daha proaktif ve hazırlıklı olmaya davet etti.

Fikri mülkiyet boşluğu büyüyor

Reklamcılıktan modaya, içerik üretiminden tasarıma kadar pek çok alanda yapay zekâ ile üretilen eserlerin telif hakları belirsizliğini koruyor. Gümüş, bu alandaki boşluğa dikkat çekerek, “Yapay zekâ tarafından üretilen içeriklerin hukuki sahipliği belirsiz. Bu da rekabeti, inovasyonu ve markalaşmayı tehdit eden büyük bir açık yaratıyor,” değerlendirmesinde bulundu.

Hukuki düzenleme şart

“Yapay zekâ çağında iş dünyası, teknolojiyi sadece kullanan değil, onu yöneten yapılar inşa etmek zorunda. Hukuk sistemleri geç kalmamalı. Belirsizlik, sadece şirketler için değil, tüm ekonomi için risk demektir” diyen Gümüş, yapay zekâ hukukunun daha fazla ihmal edilmeden özel düzenlemelerle tanımlanması gerektiğinin altını çiziyor.

Şurada paylaş:

Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir