Barış İnce, dört yıl aradan sonra yeni kitabı “Köksüzler” ile okurlarının karşısına çıkıyor. İnkılâp Kitabevi imzası taşıyan “Köksüzler” kıyıda köşede kalan, görmezden gelinen ve unutulmak istenen mahallelerde toprağı kazıp, yer edinmek için çabalayan hayatlara yapılan riskli bir yolculuğun hikâyesini sunuyor.
Melih Cevdet Anday Roman Ödülü’nün sahibi Barış İnce, dördüncü kitabı “Köksüzler”de nefes kesen bir getto öyküsünü okurlarıyla buluşturuyor. Yepyeni bir dil anlayışıyla edebiyatseverlerin karşısına çıkan Barış İnce, “Köksüzler”de hayallerine ulaşmak için defineciliği seçenlerin uçlarda geçen yaşamlarını konu alıyor.
“Köksüzler”, geçimlerini İzmir’de midyecilik yaparak kıt kanaat sağlayan, fakat insanca bir yaşam için bir an önce bulundukları yerden gitmeyi düşleyen insanların öyküsünü edebiyat okurlarının karşısına çıkarıyor. Yüzyılı aşkın bir süre önce Hristiyanlar, Yahudiler ve Müslümanlar İzmir’de bir arada yaşarken, yükselen ırkçı şiddetten dolayı evlerini terk eden gayrimüslimler artlarında altın ve paralarını bırakıyor. Geri dönmek umudunu taşıyan bu eşyalar, bir gün geldiğinde gitmek zorunda olan insanların yolculuklarına eşlik ediyor. Geçmişin acısının bugünün umudu olmasını konu alan “Köksüzler”, giderken değerli eşyalarını toprağa gömenlerin ve kalmak için toprağın altında bu eşyaları arayanların o en insanî korkularını ve heyecanlarını anlatıyor.
“Köksüzler”, Toplumun Yaralarına Usta Bir Kurguyla Dokunuyor
Barış İnce, “Köksüzler” kitabında; içinde cazibe ve tehlikeyi aynı oranda barındıran defineciliğin, yasa dışı işlerle uzaktan yakından ilgisi olmayan bir kadını dahi sarmalama tutkusunu ve her kürekte artan yakalanma riskinin coşkunluğunu edebiyatın sınırsız olanaklarıyla resmediyor. Issız evlerin avlularında başlayan macera dolu bir yolculuk, küpün sesi duyulana dek devam ederken, Barış İnce toplumun yaralarına usta işi bir kurgunun ışığında dokunuyor.
Güçlü kalemiyle dikkat çeken gazeteci-yazar Barış İnce, İnkılâp Kitabevi imzasıyla çıkan son novellası “Köksüzler” ile okurlarını İzmir’in öteki yüzünü keşfetmeye çağırıyor. Suya sabuna dokunan satırlarıyla “Köksüzler”, öfkeyi de içinde sakladığı anlatımıyla edebiyat okurlarının beğenisine sunuluyor.
Arka Kapak Yazısı
Vaat edilen uzun ve kutlu yolculuklar, bayramdan bayrama yapılan sevap ziyaretleri, vicdanın dürtüklediği anlık üzüntüler, bir gün açılıp bir gün dağılan sosyetik dernekler, ertesi gün aynı coşkuya ulaşmayacak “onlar için bir şey yapmalı” krizleri; mahallenin çocuklarının gündelik kaygılarına çare olmuyordu. Cam fanus içindeki maket evlerden kendilerine yeni bir yaşam merkezi seçen insanların, başkalarının geleceğini de uzaktan belirleyebileceklerini sanmaları ne tuhaftı.
Sinan, Hakan, Vedat… Hayallerini, asla kök salmayı başaramadıkları kaypak bir toprağın derinliklerinde define arayarak kazanmaya çalışan üç kardeş. Geçmişin acı hikâyelerinin, gizemli haritalarının izinde, gammazcılarla dolu tekinsiz bir yolda yürüyor fakat bir sonraki adımın belirsizliğinin verdiği cazibeyle koşmaktan da çekinmiyorlar. Ve bir gün bu yol uzaklardan gelen “belleksiz” bir kadınla kesişiyor. Umudu kilometrelerce ötedeki topraklarda arayıp Almanya’ya göçmüş, ama kendini “kurtaramamış” Nihan sayesinde ilk kez zafere bu kadar yakın hissediyorlar.
Köksüzler mavi ile yeşilin arkasına saklanmış masumiyetiyle ışıldayan İzmir’in gecekondu mahallelerinde kendilerine verilmemiş bir şansın peşinde kürek sallayan definecilerin hikâyesi. Barış İnce, dört yıl aradan sonra yepyeni bir dille ve ustalıkla okurlarının karşısına çıkıyor
-Bulten360-
